reklamm

27 Kasım 2014 Perşembe

Gemiler Suda Nasıl Yüzer Gemiler Neden Batmaz ?

gemi


Gemilerin nasıl yüzdüğünü hepimiz merak etmişizdir . Tonlarca yük taşıyan bu gemiler acaba suda nasıl yüzüyor ?

Bu sorunun cevabını yaklaşık 22 asır önce ünlü bilim insanı arşimet vermiştir.Arşimet denince zaten hemen suyun kaldırma kuvveti ile ilgili yasaları aklımıza gelir.Bu yasalara göre suya giren bir cisme yer çekiminin zıttı yönünde bir kaldırma kuvveti uygulanır.Bunu denizde yüzerken farketmişsinizdir.Bu uygulanan kuvvet cismin suyun altında kalan alanla orantılıdır.Ne kadar çok kısım suyun atında kalırsa kaldırma kuvveti o derecede artar.

Arşimet prensibine göre suya , yoğunluğu suyun yoğunluğundan küçük bir cisim atılırsa su bu atılan cismi yüzeyine doğru iter yani su üstünde kalmasını sağlar .

Prensibe göre ;

Cismin yoğunluğu    <    Suyun yoğunluğu ise cisim su üstünde kalır

Cismin yoğunluğu    =     Suyun yoğunluğu ise cisim tamamen batar ama su içinde askıda kalır

Cismin yoğunluğu      >   Suyun yoğunluğu ise cisim tamamen batar

Suyun yoğunluğu 1 dir yani cismin yoğunluğu 1 den küçük olursa yüzer . Cismi yoğunluğunun 1 den küçük olması için yoğunluk = kütle / hacim formülüne göre cismin hacminin kütleden büyük olması gerekir.
Örneğin bir pet şişe düşünelim içi hava dolu olsun bu pet şişeyi suya atarsak pet şişe suda yüzer .
Diğer yandan pet şişenin içini suyun yoğunluğundan büyük bir sıvı ile doldurursak , pet şişe suda yüzemez batar . 2 pet şişedede hacim aynı olmasına rağmen kütlelerin farklı olması yoğunlukların farklı olmasına neden oluyor .
Gemilerde şekillerinden dolayı demir olmalarına rağmen 
içlerindeki boşluklar ve yoğunluğu az olan cisimler sayesinde yüzerler fakat bununda bir sınırı vardır eğer geminin ağırlığı hesaplanan değerden fazla olursa batar.


26 Kasım 2014 Çarşamba

Nobel Tıp Ödülü : Beyindeki GPS Hüceleri Bulundu




Nobel Tıp Ödülü bu sene ingiliz bilim adamı O'Keefe ve Norveçli Moser çiftinin oldu.
Tıp ödülünü O'Keefe , Edvard Moser ve May-Britt Moser paylaştılar.

Bu üç bilim insanı beyin ile ilgili çalışmaları ile bu ödüle layık görüldüler.Nobel Komitesi , O'Keefe ve Moser çiftinin beyinde konumlama sistemini oluşturan hücleri keşifleriyle Nobel Tıp Ödülüne layık gördüler.
Yani bir nevi beynin GPS'sini keşfettiler . Beynimizde GPS gibi çalışan sinir hücelerini keşifle birçok soruya cevap bulabileceğiz . Bu sinir hücreleri nerede olduğumuzu ve nereye nasıl gideceğimizi haritalayarak bunları depolar .Bu keşifle , nerede olduğumuzu nasıl biliyoruz , bir yere giderken nasıl yolumuzu buluyoruz ve bu bilgileri nasıl depoluyoruz sorularına cevap bulabiliriz.

Nobel Ödülleri 10 Aralıkta düzenlenecek törenle sahiplerini bulacak.



25 Kasım 2014 Salı

Whatsappdaki Mavi Tik Nedir Ne Anlama Geliyor ?

whatsapp


Mobil cihazlarda mesajlaşma uygulaması olan Whatsapp'da son günlerde mavi tik özelliği eklendi . Peki Whatsapp'daki mavi tık ne anlama geliyor ?

Bu sorunun cevabını Whatsapp uygulamasının sitesindeki sıkça sorulan sorular bölümünde bulabiliriz ve burada mavi tikin , mesajın okunduğu anlamına geldiği yazıyor.Uygulamadaki tek tik mesajın gönderildiği , 2 tik ise mesajın telefona ulaştığı anlamına geliyor.

Sıkça sorulan bölümündeki bilgilere göre eğer mavi tık göremiyorsanız bunun 3 nedeni vardır.

1.Alıcı mesajı açmamış yani okumamış demektir.

2.Alıcı Whatsapp'ın eski versiyonunu kullanıyordur.

3.Alıcı yada gönderici'de bağlantı sorunu varsa yine mavi tik gözükmeyebilir.

Konu ile ilgili daha fazla ayrıntıyı buradan inceleyebilirsiniz :

 http://www.whatsapp.com/faq/tr/general/20951546

İlk Gökdelen

Skyscrapers


İlk gökdelen nerede yapıldı diye sorucak olursak bu soruya çoğu kişi muhtemelen Newyork cevabı verecektir.Ama bu cevap yanlıştır çünkü ilk gökdelen chicago'da inşa edilmiştir.

Gökdelenin tanımına bakacak olursak çelik iskelet üzerine inşa edilmiş büyük yükseklikteki binadır.
Bu tanıma ilk uyan Home Insurance Company binasıdır.Bu bina 1884 de Chicago'da inşa edildi.Home Insurance Company binası 10 katlıydı ve zamanına göre bu yüksek sayılıyordu.Gökdelenlerde güçlü demir çerçeveler ve taş duvar yerine çelik kullanılmıştı.

Fakat Home Insurance Company binası 1931 de yıkıldı.Ama şehre gelen turistler başka gökdelenler görebilirdi.Bu gökdelenlerden biri 16 katlı Reliance binasıydı.Reliance binasının yapımı 1894 de tamamlanmıştır.

Uzun yıllar boyunca Chicago , Newyork'u geride bıraktı gökdelenler konusunda . Chicago'da John Hancock Center gökdeleni inşa edildi , 1968 yılında.

Mimar ve mühendisler daha uzun boylu gökdelenler yapacak teknolojiye sahipti fakat bunu yapmak kolay değildi.Çünkü gökdelen yapacak para bulmaları gerekir ve yapılan gökdelenin çevreye zarar vermemesi gerekirdi.

1950 yılında , ünlü mimar Frank Lloyd Wright çok yüksek bir gökdelen yapmayı hayal etti. Frank Lloyd Wright bu gökdeleni Chicagoda Michigan gölü kıyısında yapmayı istiyordu.Ama onun bu hayali asla gerçekleşmedi.Belki birgün birisi bu gökdeleni  , gökdelenlerin doğduğu bu şehre Chicago'ya inşa eder.

Günümüzde ise gökdelenlerin sayısı epeyce arttı.Şuan dünyanın en uzun gökdeleni Birleşik Arap Emirliklerindeki Burj Khalifa türkçe adıyla burç halifedir . Bu gökdelenin inşası ise 4 ocak 2010 da tamamlanmıştır . Adını Halife Bin Zayid El Nahyan'dan almıştır.Burç halife 828 metredir ve 160 katlıdır.

23 Kasım 2014 Pazar

Elektrikli Araçların Gelişimi İçin Polimer Piller ve Lead-Acid Piller

Elektrikli arabalar

İki nedenden dolayı elektrikli araçlara artan bir ilgi var.Birinci sebep,dünyada yakıt rezervinin sınırlı olması.İkinci sebep ise elektrikli araçların çevre dostu olması yani atmosfere zehirli gazlar salmaması.Böylece ileride havalar daha temiz olabilir.

Peki elektrikli arabalar neden halen yollarda değil?
Elektrikle çalışan arabalar ve diğer elektrikle çalışan araçlar olmasına rağmen otomobil endüstrisi henüz piyasada satmak için elektrikli araçlar üretecek durumda değil.Bunun sebebi otomobillerdeki bataryalardır.
Bu bataryalar lead-acid bataryalardır ve bu bataryalar bir elektrikli araba için gerekli gücü üretemez.
Yani arabalar lead-acid batarya ile uzun mesafe gidemez.Ayrıca bu bataryaların zamanla değiştirilmesi gerekir.

Birçok mühendis lead-acid bataryaların çok ağır ve çok pahalı olduğunu düşünüyor.Bu nedenlerden dolayı bilim insanları bataryanın başka bir türünü geliştirdi.

Geliştirilen batarya,elektrikli otomobilin seri üretimi için önemli bir adım olabilir.Bu yeni batarya iletken polimer pildir.
İletken polimer pil plastik benzeri bir malzemeden yapılır.

Bu yeni pil sıradan araba bataryalarından 3 kat daha güçlüdür ve ağırlığı 5 kilogramdan azdır.
Ek olarak bu pile şekil verebiliriz yani arabanın istediğimiz bir bölümüne yerleştirebiliriz.
Öreneğin arabanın tavanına yada kapıların arasına yada koltuğun altına yerleştirebiliriz.
Üstelik bu pil çok ucuzdur çünkü yapım malzemesi polimerdir.

Yeni iletken pilin bir çok çeşidi test için hazır ama bu pilin bir dezavantajı vardır.Oda bu pilin zehirli olabilmesi.Pil insanları öldürebilir.Bu durumu engellemek için pilin yalıtımı çok çok iyi yapılmalıdır.

Peki elektrikli araçlar için tüm sorunlar bunlarmı , hayır örneğin araçların sarj edilmesi için bir çok noktaya şarj aleti konulmalı peki bu şarj süresi ne kadar sürecek ve kalabalık şehirlerde nasıl olacak.Tüm bunları düşününce elektrikli  araçlar için bir süre daha beklememiz gerekecek.

Televizyon Nedir ?

Televizyon

Televizyonda ses ve görüntü olmak üzere 2 veri görürüz.Görüntü ve bu görüntüye ait seslerin birlikte elektromanyetik dalgalar ile iletilmesine dayanan bir haberleşme sistemidir.
Peki televizyonda ses ve görüntü gönderimi nasıl olur? Televizyonun temel prensibi ışık enerjisini elektrik enerjisine dönüştürmektir ve bu enerjiyi elektromanyetik dalgalarla yayınlamaktır.Aynı şekilde alınan elektromanyetik dalgayı tekrar ışık enerjisine çevirmektir.

Işık enerjisini elektrik enerjisine çevirmek nasıl olmaktadır ? 1873 senesinde selenyum üzerine ışık düşürülmesiyle selenyumun direncinin değiştiği keşfedilmiştir.Bu keşfe göre selenyumun üzerine parlak ışık düşerse,sinyal kuvvetli olur eğer selenyumun üzerine zayıf ışık düşerse sinyalde zayıf olurdu.Bu şekilde genliğini değiştirebildiğimiz sinyalleri elektromanyetik dalgalar şeklinde gönderip tekrar alıcıda ışık enerjisine dönüştürerek görüntü elde ettik.

Televizyonda görüntü nasıl oluşur ? Televizyon ekranına yakından bakacak olursak noktalardan oluştuğunu görürüz.Bu noktalar renkleri temsil eder.Bu noktaların birleşmesi ilede görüntü elde edilir.Bu görüntü elde etmenin bir yoludur diğer bir yolu ise sinema tekniğidir.Sinema tekniğinde resme hareket kazandırmak için insan gözünün fark edemiyeceği sayıda ekrandan poz geçirmektir.

Televizyon sistemleri yani görüntünün kaydı ve izlenme süreci iki kısımdan oluşur.Bunlar verici ve alıcı sistemleridir.Verici sistemde Tv kamerasıyla Tv alıcısında ışık enerjisini elektrik enerjisine dönüşen sistem vardır.Bu sistemde ışıktan elektrik video sinyali elde edilir ve radyo vericisine gönderilir.Alıcıda ise vericiden gelen elektrik video sinyali tekrardan ışık enerjisine dönüştürülür ve görüntü elde edilmiş olur.

22 Kasım 2014 Cumartesi

Uçakların Uçma Prensibi ve Uçaklar Nasıl Uçar ?

uçaklar nasıl uçar

Hepimiz uçakların nasıl uçtuğunu merak ederiz.Tonlarca yük nasıl havada kalıyor.Bu soruyu dünyanın en büyük uçağı olan airbus a380'i gördükten sonra daha çok merak ettim.Çünkü airbus a380 nin maksimum kalkış ağırlığı 590 ton gerçekten inanılmaz bir rakam.Ayrıca airbus a380 şu anda 550 yolcu taşıma kapasitesine sahip ileride ise 1000 yolcuya çıkartılması hedefleniyor.

Bu sorunun cevabı Bernoulli prensibinde yatıyor.Bernoulli prensibine göre sürtünmesiz bir akış boyunca,hızda gerçekleşen bir artışın aynı anda ya basınçta ya da akışkanın potansiyelin enerjisinde azalmaya neden olur. Buradaki akışkan havadır.Yani bir yüzeyin altından geçen hava üstünden geçen havadan daha hızlı ise alttaki basınç üstteki basınçtan daha büyük olur.Alttaki basıncın üsttekinden daha çok olması dengesizliğe yol açar prensibe göre bu durumda denge sağlamak için yüzey basıncın az olduğu yere doğru yani üste yükselir.
Bu prensibi denemek isterseniz Davinci Learning kanalında gördüğüm bir deneyi yapmanızı tavsiye ederim.
Deney için 5-10 cmlik bir kağıt parçası alın ve alt dudağınızın orada tutun sonra kağıda üfleyin böylece kağıdın havalandığını göreceksiniz.

Peki bu prensip uçaklarda nasıl uygulanır.Bunun için uçakların kanat yapılarına bakmamız gerekir.Uçak kanatlarına yan kesitinden bakarsak alt tarafının düz üst tarafının ise dışarı doğru olduğunu görürüz.Üstteki uzunluk alttakinden fazladır.Bunun neticesinde hava üst taraftan geçerken hızı yavaşlar.Alttakine göre hızı azalır ve yukarıda bahsettiğim gibi basınç farkı oluşur.Bu basınç farkını kapatmak için kanatlar yukarı hareket eder.Böylece uçağımız uçmuş olur.

21 Kasım 2014 Cuma

Teknolojik Devrim : Transistörün İcadı

Transistörün icadı bence elektronik alanındaki devrimdir.Transistörün icadı ile dünya tamamen değişti.Bugün hepimizin kullandığı telefonlar bile küçücük boyutlarına rağmen içinde bir sürü özelliği barındırmaktadır.Bilgisayarlarımızda aynı şekilde küçülmüştür yani kısaca bütün elektronik cihazlar gün geçtikce küçülüyor ama en büyük küçülmeyi transistörün icadı ile yaşadı.İlk bilgisayar bir oda kadarken şimdiki bilgisayarlar avucumuza sığacak kadar bile küçüldü.10 yıl önceki bir bilgisayar ortalama 256 Mb-512 Mb Rame sahipti şimdi ise Akıllı telefonlar 2 Gb Rama sahip.

Transistörün icadından önce transistör yerine lambalar kullanılıyordu.Bu lambalar transistörlere göre çok çok büyüktü ve işte elektronikteki gerçek küçülme tamda burada başladı.
Transistörün icadı 20.yüzyılın en önemli icadı sayılıyor ve transistörsüz bir devre düşünülemez her devrenin merkezindedir.

Transistör 1947 yılında William Shockley,John Bardeen ve Walter Brattain tarafından Bell şirketi laboratuvarlarında bulundu.Bu değerli 3 bilim adamı bu çok önemli bilimde çağ atlatacak buluşları ile 1956 yılında Nobel ödülünü aldılar.

Peki transistör ismi nerden gelmektedir.Transistör ismini  ingilizce Transfer ve Resistor kelimelerinden almaktadır.

Transistör devrede ne işe yarar diye soracak olursak.Transistör elektronik devrelerde temel olarak anahtarlama ve yükseltme yada düşürtme işlemleri yapmaktadır.
breadboard devre
Bu resimdeki Transistör kabaca devre kurmak içindir seri üretimdeki transistörler bundan çok çok küçüktür.


Elektrik Çarpması Ne Kadar Akım Tehlikelidir ?

Elektrik direkleri

1 mA yada daha aşağı akımları insan vücudu hissedemez.

1 mA - 8 mA arası akım şok hissi verir ama acı vermez.Bu akım değerlerinde kas kontrolu bizdedir ve akımdan kolayca kurtulabiliriz.

8 mA - 15 mA arasında acı veren şok hissi yaşanır 1mA - 8 mA de olduğu gibi kas kontrolü bizdedir ve akımdan kolayca kurtulabiliriz.

15 mA - 20 mA arasında acı veren şok hissi yaşanır ve kas kontrolü kaybedilir,kişi akıma kapılır ve ayrılamaz ancak dışardan bir etki ile ayrılabilir.

50 mA - 100 mA arasında Ventricular fibrillation yani ölümle sonuçlanabilecek bir kalp rahatsızlığı olma ihtimali vardır.Bu rahatsızlık kalpte elektrik akımı sonucu oluşan ve kulakçıkda her yönde hızla yayılan uyarılardan kaynaklanan,dolaşım sisteminin görevini icra edememesi ve ölümle sonuçlanan karıncık kasındaki çok hızlı ve düzensiz titreşimlerdir.

100 mA - 200 mA  arasında  ventricular fibrillation olur.

200 mA  ve Üstü bu akım değerlerinde ciddi yanıklar oluşur,çok ciddi kas kasılmaları oluşur.Kalpdeki kasılmalar o kadar şiddetlidirki şok sırasında kalbin durmasına yol açar.Kalbin durması ventricular fibrillationı önler.

20 Kasım 2014 Perşembe

Analog Haberleşme Bazı Kavramlar

Modülasyon Nedir? Modülasyon bir taşıyıcı işaretin herhangi bir özelliğinin bildiri işaretine bağlı olarak değiştirilmesi işlemidir.

Bildiri işareti Nedir ? Bildiri işareti haberleşme sistemleri yardımıyla bir noktadan başka bir noktaya gönderilmek istenen bilgi (bildiri,mesaj) işaretidir.

Taşıyıcı nedir? Taşıyıcı modülasyon türüne göre (Bazen yüksek frekanslı bir işaret bazen de yüksek frekanslı bir darbe dizisi) farklılık gösteren ,mesaj işaretine göre herhangi bir özelliği değiştirilen,bilginin taşınmasına yardımcı olan bir işarettir.

Modülatör Nedir ? Modülatör modülasyon işlemini gerçekleştiren devre veya sistemdir.

Demodülatör Nedir ? Demodülatör modülasyonlu işaretten bildiri işaretini yeniden elde etmeyi sağlayan,demodülasyon işlemini gerçekleştiren devre veya sistemdir.

Uçaklarda Neden Telefon Kapatılır ?

Uçaklarda internete bile rahatlıkla girerken neden cep telefonu kullanmak yasaktır.Hepimiz uçağa bindiğimizde telefonun kapatılması için uyarılırız.Peki uçaklarda telefon kullanmak neden yasak ve telefon uçağı nasıl etkiliyor?

Tabiki bu sorunun cevabı çok derindir ama kabaca şu şekilde açıklayabiliriz.Cep telefonları markasına göre değişen güçler ve frekanslar kullanır.Bu frekanslar diğer elektronik cihazları etkiliyebilir.Uçakda elektronik sistemlerden oluştuğu için uçağın elektronik aksamını etkiler ve çalışmasını bozabilir.

Hepimizin televizyonun yanında mutlaka telefonu çalmıştır.Telefon çaldığında televizyonda cızırtılar oluşur işte bu yukarıda anlattığımız durumun basit bir örneğidir.Bu etki ile bazı araçların ABS fren sistemleri bile kilitlenebilir.Buna 'Elektromanyetik enterferans'(EMI)  elektromanyetik sistemlerin birbirini etkilemesi denir.
Size tavsiyem güvenli bir uçuş için kendi ve diğer insanların can güvenliği için kesinlikle uçaktayken cep telefonunuzu açmamanızdır.

Sensörler Nasıl Çalışır?

Elimizi altına koyduğumuzda akan musluklar,otomotik açılan kapılar,otomatik yanan lambalar,otomatik sıcaklık algılayan ve yangın alarmı çalan sistemler v.s. hepsi sensörler sayesinde çalışır.

Peki sensörlerin çalışma mantığı nasıldır.Yan yana duran ve birbirlerini göremiyen alıcı ve vericilerden oluşur.Kızıl ötesi ışınların yansıması ile çalışırlar.Yanyana duran alıcı ve verici araya yansıtıcı bir cisim gelmedikçe birbirlerini algılayamazlar yani mesela ben yansıtıcı cisimim ve lambadan gelen kızılötesi sinyal bana çarpıp geri dönüyor ve alıcı bunu algılayınca lamba yanıyor.Sensörler bir çok alanda insan hayatını önemli ölçüde kolaylaştırıyor ve otomatik kontrol yaparak insan hatalarını minimuma indiriyor.

Örnek vericek olursak bir evde yangın çıktığı zaman yükselen duman yansıtıcı işlemi görür yani vericiden çıkan kızıl ötesi ışın dumanı yansıtıcı olarak kullanır ve alıcıya döner alıcı bu kızıl ötesi ışını algıladığı anda devre tamamlanır.Sonuç olarak evde kurulu olan yangın söndürme sisteminin devresi tamamlanmış ve yangın alarmı yada yangın söndürme sistemleri çalışır.

Sensörlerin başka bir kullanımınıda fabrikalar üzerinden gösterelim örneğin şişelere otomatik su dolduran bir sistem düşünelim hareketli bantlardan şişeler geliyor ve bu şişeler su ile dolup devam etmeli.Bunun için 2 sensöre ihtiyacımız var.İlk sensör şişeyi algılayacak ikinci sensör ise şişedeki su seviyesini algılayacak.Burada şişe ve su yansıtıcı cisim yerine geçmektedir.

Tarihteki İlk Dövme : Cezalandırma Aracıydı

En eski dövmenin 5300 yıl önce yaşamış olan buz adam Ötzi'nin bedeninde olduğu ortaya çıktı.Avrupadaki alp dağlarında keşfedilen ötzinin ayakbileğinde ve dizinde rastlanmıştır.Bu dövmelerin sağlık açısından yapıldığı düşünülüyor.Eski mısırdada mumyalarda sıkca rastlanan dövmelerin o dönemde medeniyetler arasında popüler olduğuna inanılıyor.

Putperestliğin bir geleneği olan dövme avrupada hristiyanlığın yaygınlaşması ile terk edilmeye başlandı.Uzakdoğuda ise ortaçağda ve daha sonrasında cezalandırma aracı olarak kullanıldı.Tabi cezalandırma amacı ile yapılan dövmeler yüze ve kulağa yapılıyordu.

Dövmenin diğer bir kullanım amacı ise istenmeyen kişilerin belirgin hale getirilmesiydi bunu en iyi nazilerde görüyoruz istenmiyen ırklar dövme ile damgalanıyordu.Aslında bu gelenek çok daha eskilere romalılara kadar uzanıyor.Romalılar hristiyanlığa geçtikden sonra dinlerinin gereği bu geleneği kaldırdılar.Dövmeler her zaman tartışma konusu olmuştur.

4 çeşit dövme bulunmaktadır.Travmatik dövmeler kazalarda meydana gelen yaralanmalar sonucu oluşur.Çizimler ile yapılan dövmeler bugün en popüler olan dövme çeşididir.Kötü ruhlar veya hastalıklardan korunmak için yapılan dövmelere ise geleneksel dövmeler deniyor.Kaş,göz çeperi v.b. gibi bölgelere uygulanan makyajlarda bir çeşit dövme sayılıyor.

19 Kasım 2014 Çarşamba

Atletler Neden Saat Yönünün Tersine Koşar ?

Bu sorunun cevabı vücudumuzdaki kaslarda saklıdır çünkü sağ elini kullanan insanlara bakarsak,ayakla yaptıkları harekette sağ bacaklarını daha önce kullanırlar.Bundan dolayı sağ bacakları daha güçlenir.Sola kavis çizerek koştuklarında ise sağ ayak dışarıda kalır.

Özellikle kısa mesafe koşularında,pistin köşelerindeki koşucular hafif içe yönelerek koştuklarından dolayı sağ ayağa daha çok yük biner ve koşucu bu yukarıda bahsettiğimiz gibi güçlendirdiği ayağına yükü bindirmiş olur böylece sola doğru daha rahat koşar.Bu sebeplerden dolaryı pistlerde saat yönünün tersine koşulur.Eee durum böyle olunca sağ ayak kullananlar şanslı oluyor,sol ayak kullananların şansı daha azdır.

Gerilim Regülasyonu Nedir?

 Voltaj miktarlarının, sistemin zarar görmesini engelleyecek şekilde düzenlenmesi işlemine regülasyon (regulation) adı verilir. Regülasyon ile voltaj düzeyi minimumda veya daha yukarıda ya da maksimumda veya daha aşağıda tutulabilir, böylece elektronik ekipmanınızın ömrünün uzatılması mümkündür.
            Regülesiz bir DC güç kaynağının sakıncaları şu şekilde özetlenenbilir.
  • ·         Regülesiz bir güç kaynağından çekilen akım miktarı değiştikçe (ya da) çıkış yükü

            değiştikçe çıkış gerilimi sabit kalamayarak değişmektedir.
  • ·         Regülesiz kaynağın girişindeki AC gerilimin değişmesi, çıkış DC geriliminin de

değişmesine neden olur.
  • ·         Regülesiz kaynakta doğrultma işleminde kullanılan yarıiletkenler ısıdan etkilenirler.

Dolayısıyla ısıdaki değişimler çıkış DC gerilimini de değiştirebilir
Belirtilen bu üç kusuru ortadan kaldırmak ve çıkıştaki dalgalanma oranını azaltmak amacıyla
gerilim regülasyonu yapılır. Herhangi bir güç kaynağının gerilim regülasyonu (G.R) aşağıdaki gibi formüle edilebilir:


G.R=%( (Vyüksüz-Vtamyüklü) /Vtamyüklü )*100

Motor Transformatör ve Jenaratör Nedir ?

Bir tarafta elektrik kapı yada kapıları olan, diğer tarafta ise mekanik kapı yada kapıları
olan ve, elektrik ve mekanik kısımları birbiri ile etkileşim içinde olan bir sistem,
elektromekanik sistem olarak tanımlanır. Enerji dönüşümü yapan elektromekanik sistemler ya
dönme ya da öteleme hareketi yaparlar.

Elektriksel giriş kapılarından aldığı elektrik enerjisini, dönme ya da öteleme hareketi
yaparak çıkış kapı ya da uçlarından mekanik enerji olarak veren elektromekanik sistemler
motor olarak adlandırılır. Buna karşın mekanik giriş ya da kapılarından aldığı
mekanik enerjiyi gene dönme ya da öteleme hareketi yaparak çıkış elektrik kapı ya da
uçlarından elektrik enerjisi olarak veren elektromekanik sistemler ise generatör
olarak adlandırılır. Bunlar yanında elektriksel giriş kapılarından aldığı elektrik enerjisini
dönme ya da öteleme hareketi yapmaksızın, enerjinin gerilim ve akım bileşenlerinin değerini
değiştirerek çıkış elektrik kapılarından gene elektrik enerjisi olarak veren elektro magnetik
sistemler ise transformatör olarak adlandırılır.

18 Kasım 2014 Salı

Suyla Çalışan Otomobiller Satışa Çıkıyor


Toyota, dünyanın hidrojen yakıt hücreli ilk otomobili Mirai’yi Japonya’da gelecek ay, 2015’te Avrupa’da satışa sunacak. Seri üretime geçen ilk hidrojenli araç olan Mirai, yakıt olarak atık su ve bazı doğal kaynakları kullanıyor.
10 yıl kadar önce Prius modeliyle hibrid (melez) dünyasının kapılarını açan Toyota, önümüzdeki aydan itibaren Japonca’da ‘gelecek’ anlamını taşıyan ‘Mirai’ isimli dünyanın ilk hidrojen yakıt hücreli otomobilinin satışına başlıyor. Hürriyet gazetesinde yer alan habere göre aralık ayının ortasında Japonya’da pazara sunulacak olan Mirai, Eylül 2015’ten itibaren İngiltere, Almanya ve Danimarka’da satılmaya başlanacak. Japonya’da üretilecek olan Mirai 2017 yılında Avrupa’da seçilen diğer ülkelerde de pazara sunulacak.
Geleceğin yakıtı olarak gösterilen hidrojen, doğal kaynaklardan veya atık su gibi insan yapısı ürünlerden elde edilebiliyor ve sıkıştırıldığında aküye göre daha yoğunluklu bir enerji ortaya çıkıyor. Saklanması ve taşınması da daha kolaya olan hidrojen bu özellikleriyle geleceğin enerji üretiminde önemli bir rol oynayacağa benziyor.
ÇEVREYİ KİRLETMİYOR
Toyota, Mirai ile otomobil sektöründe yeni bir çağı başlatıyor. Gelecekte önemli enerji kaynaklarından biri olacak hidrojenle çalışan Mirai, hidrojen yakıtını elektrik üretmek için kullanıyor. Mirai, çevreci özelliklerinin yanı sıra otomobillerden beklenen konforu ve sürüş keyfini de fazlasıyla sağlıyor. Mirai, Toyota Yakıt Hücresi Sistemi ile yakıt hücresi teknolojisini hibrit teknolojisiyle birleştiriyor ve içten yanmalı motorlara göre üstün enerji verimliliği sağlanıyor. Sıfır CO2 salımı ile çevreyi kirletmeyen Mirai’nin ortalama 3 dakikada hidrojenle doldurulan yakıt deposu, devrim niteliğindeki bu otomobili tatmin edici bir menzile de ulaştırıyor.
HAVADAN OKSİYEN
Mirai aynı zamanda yeni jenerasyon otomobillerin izlerini taşıyor. Dikkat çeken tasarımı, düşük ağırlık merkezinin getirdiği sürüş keyfi ve elektrik motorun sessiz ama güçlü hızlanma performansı göz doldurucu özellikler arasında yer alıyor. Mirai’nin ön tasarımda yer alan sağ ve sol ızgaralar ise havadan oksijen tedariğini sağlayarak aracın yakıt hücre sistemini soğutuyor. 1850 kg ağırlığa sahip olan Toyota Mirai, 4.890 mm uzunluğa, 1.815 mm genişliğe, 1.535 mm yüksekliğe ve 2.780 mm dingil mesafesine sahip bulunuyor. Mirai 178 km/s maksimum hıza çıkabilirken, 100 km’lik hıza sadece 9.6 saniyede ulaşıyor.
Kaynak:TRT HABER




Elektromekanik Enerji Dönüşümleri Bazı Kavramlar

Artık mıknasiyet=Doğru akım dinamosunun daha önceki çalışmalarından dolayı,kutuplarında çok azda olsa bir mıknasiyet kalır.Bunar artık mıknasiyet denir.

Histeresis=Bir sistemin durumunun,etken parametlerde meydana gelen ani değişikliklere birden tepki verememesi.Mesela trafolarda meydana gelen gerilim/akım değişikliği,trafo nüvesinin içerisindeki elektromanyetik alanın hemen değiştirilebilmesini engeller.Nüve mıknatıslandığı için geçmişteki durumunu korumak isteyecektir.

Girdap Akım Kayıpları(Eddy kayıpları)=Alternatif akım(AC) yada zamanla değişen alanların söz konusu olduğu durumlarda malzemede yada çekirdekte ortaya çıkan ısı kayıplarıdır.

Koenerji=Fiziksel sistemlerin teorik enerji analizinde kullanılan enerji birimleriyle ölçülen fiziksel olmayan birçok sistemde uygulanabilir belirlenmiş ve hafızada tutulabilen enerjidir.
Enerji analiz teknikleri arasında doğrusal bir ilişki olarak tarif edilebilir
Doğrusal olmayan sistemlerde uygulanamaz.

Transformatör=Elektriksel giriş kapılarından aldığı elektrik enerjisini dönme yada öteleme yapmaksızın,enerjinin gerilim ve akım bileşenlerinin değerini değiştirerek çıkış elektrik kapılarından yine elektrik enerjisi olarak veren elektromanyetik sistemlerdir.

17 Kasım 2014 Pazartesi

LG G2 Özellikleri ve Kamera Test

Arkadaşlar bu ay yeni telefonum olan lg g2 yi aldım.Telefon genel olarak çok iyi özelliklere sahip.Telefonun iyi özelliklerini sayacak olursam ekran kalitesi çok iyi,androidde kasma olmuyor,kamerası çok güzel fakat videoda odaklama sorunu oluyor genel olarak iyi,fotoğraf çekmesi güzel aşağıya örnek fotoğraf eklicem,oyunlarda kasma olmuyor,kullanımı kolay kullanışlı,bataryası çok uzun gidiyor 3000 mah bataryaya sahip,4.4.2 android işletim sistemine sahipti aldığımda,telefon çok ince ve fiyatı özelliklerine göre çok uygun.

Bu telefonu aldıktan sonra açıkcası bilgisayara ihtiyaç duymuyorum.
Kötü özelliklerine gelince hoporlörü bence pek iyi değil sesi iyi çıkartmıyo ve video çekerken odaklanma sorunu oluyo.


Bellek(MB)2 GB Ram BluetoothVar
EKRAN BOYUTU5,2"Ekran TipiFull HD IPS
 GPRSVarGaranti Süresi(Yıl)2
İşlemci Hızı (Mhz)2,3 GHzİşletim SistemiAndroid
Kamera Çözünürlüğü(Piksel)13 MPKlavye TipiDokunmatik

Pil3000 mAh Li-on USBVar
 3GVarWi-Fi (Kablosuz Bağlantı)Var
PUSH E-MAIL DESTEĞİVar EDGEVar
 GPSVarDokunmatik EkranVar



Genel olarak özellikleri yukarıdaki gibidir.Telefonla çektiğim örnek fotoğraflar;

lg g2 kamera test




Facebook'un Yeni Sitesi

facebookun yeni sitesi

1,3 milyar aktif üyeye sahip olan Facebook,yeni bir site kurmak için çalışma yaptığı iddia ediliyor.
NTV haber sitesinde yazan bilgiye göre,facebook üyelerinin meslektaşları ile tanışmaları ve paylaşımda bulunmaları için LinkedIn gibi bir kariyer sitesi kuracağı ,adının ise ‘Facebook at Work’ olacağı öne sürülüyor.
Sitenin facebook benzeri olacağı ve üyelerin facebook ve iş hesaplarını ayrı tutulabileceği iddia edliliyor.
Şuan için facebooka bu konu ile ilgili sorulan sorulara cevap vermekten kaçınılıyor.